Her zaman erken tanı ve teşhis hayat kurtarıyor. İnsanlar ise en iyi kendi beden ve psikolojilerini tanıyor. Hal böyle olunca da değişiklik ya da olağan dışı bir durum gözlemlendiğinde hemen uzman bir kişiye danışılması büyük önem taşıyor.
Son zamanlarda iltihaplı eklem romatizması konusunda yaşanan artış gözlerden kaçmadı. Bu konuya ilişkin olarak da Dr. Öğretim Üyesi Sezgin Zontul önemli bilgilendirmelerde bulundu.
Öncelikle hastalığın belirtilerini sıralayan Dr. Zontul ardından erken tanının çok önemli olduğunu belirtti.
İltihaplı eklem romatizmasının belirtileri hastalıktan hastalığa değişkenlik gösterir. Özellikle en sık görülen romatoid artrit, halk arasında iltihaplı eklem romatizma hastalığı özellikle el eklemlerinde şişlikle başlar ve daha sonra diğer eklemlere yayılır. Sabahları 1 saat tutukluk yapmaktadır. Bu hastalıkta erken tanı çok önemlidir. Tanı konulmazsa ciddi deformitelere ve ilerde sakatlık boyutuna varacak durumlara neden olmaktadır.
Dr. Öğretim Üyesi Sezgin Zontul iltihaplı eklem romatizmasının nelere yol açtığını anlattı.
Özellikle romatoid artrit dediğimiz hastalıkta ellerde ayaklarda ciddi deformiteler gelişebilir. Bu da ciddi sakatlıklar geliştirebilir. Bunun dışında sık karşılaştığımız hastalıklardan bir tanesi olan ankilozan spondilit, halk arasında iltihaplı bel romatizması olarak geçen bir hastalıktır. Bu da hastanın vücudunun omurga anatomisini ciddi derecede bozmaktadır. Özellikle ünlülerden örnek verecek olursak Ahmet Mete Işıkara, Suna Pekuysal gibi kişiler ankilozan spondilit hastasıdır. Bunlarda C pozisyonu şeklinde vücut anatomisi ileri derecede bozulmuştur. Diğer hastalık grubunda olduğu gibi bu hastalıkta da erken tedavi önemlidir.
Zontul tedavi sürecinin nasıl işlediğine dair bilgiler paylaşırken sonucunda da tedavi sonrası güzel sonuçlar elde edebildiklerinin söyledi.
Bu hastalıklarda teşhis anından itibaren en basit tedavilerle başlayıp hastanın klinik durumuna göre tedavi düzeyimizi arttırmaktayız. Bazı hastalıklarda sadece ağrı kesici diye bilinen ilaçlarla tedavi edilebilmekle beraber hastalığın ilerlemesine bağlı ya da şiddetin artmasına bağlı olarak biyolojik tedavi dediğimiz ve oldukça maliyetli tedavilere kadar tedaviyi götürmekteyiz. Özellikle 2000’li yıllardan sonra tedavi seçeneklerimiz oldukça geniş bir hale geldi ve hemen hemen tüm hastalarımızdan iyi sonuçlar aldık.
Bunların yanı sıra tedavi doğru zamanda ve doğru şekilde yapılmazsa oldukça önemli ve tehlikeli sonuçlar yaratabildiğinin altını çizdi.
Bu hastalıklar eklem hastalıkları. Bunun yanında çeşitli iç organlarımızı da etkileyen bir hastalık grubudur. Eklem tutulumu ön planda olan hastalıklar için bu grupta ciddi deformiteler, sakatlıklar, yürüyememe, elini kullanamama gibi durumlarla karşı karşıya kalmaktayız. Bunun dışında çeşitli iç organlarımızı da etkilemektedir. Birkaç örnek verecek olursak, FMF hastalığı ve böbrek yetmezliği ile sonuçlanabilmektedir. Romatoid artrit; akciğer tutulumu yapabilmekte, Bağırsak semptomlarına yol açabilmekte, göz bulguları yapabilmekte ve özellikle Behçet hastalığı dediğimiz hastalık körlüğe kadar gidebilmekte, bazen damar tıkanıkları yapabilmekte ve çeşitli nörolojik hastalığına da neden olabilmektedir. Tedavi edildiği takdirde bu bulguları çok daha az görmekteyiz.