Malatya’nın serin hava ve oksijen deposu Gündüzbey; Yeşiliyle, suyuyla, insanıyla, lezzetli yöresel yemekleri ve tarihiyle, Malatya’nın turizm merkezlerinden biriydi.

Ancak asrın felaketiyle birlikte sadece Malatya’nın değil Gündüzbey’in de görüntüsü değişti. Artık güncel haliyle Gündüzbey’i tanımak pek mümkün değil…

Bölgenin simgesi olan Tarihi konaklar hasar almış, koca bir tarih sokaklara dökülmüş perişan bir vaziyette.

Konakların akıbeti bakanlığın kararına bağlı ancak o süreçte yavaş ilerlediğinden depremden bu yana konaklar öylece, harabeye dönmüş bir vaziyette kalakalmış.

Bakanlık yetkilileri depremlerin üzerinden bir yılı aşkın süre geçtikten sonra geçtiğimiz hafta bölgede bir inceleme yapmış, ancak konakların yeniden ayağa kaldırılması için yürütülecek proje hakkında bölge sakinlerine net bir açıklama yapılmamış.

Tarihi konakların bulunduğu mahalleye izinsiz bir çivi bile çakmak mümkün değil.

Yetkililerin bölgeye ne zaman müdahale edeceği ise tam bir muamma. Hal böyle olunca bölgedeki sorunlar da gün geçtikçe çekilmez bir hale dönüşüyor.

Nitekim sorun çok,peki Gündüzbeyli vatandaşın sesini duyan var mı?

6 Şubat’tan bu yana mahalledeki evlerin çoğunda elektrik yok. Üstelik sokak aydınlatmaları da yanmıyor. 

Karanlıktan cesaret alan hırsızlarsa Gündüzbey’i adeta mesken tutmuş.

Tarihi evlerin kapılarından elektrik kablolarına, cami ve Kur’an kurslarındaki klimalara kadar her şey çalınmış. Hırsızlar gözlerine kestirdikleri ne varsa AVM’ye girer gibi rahat rahat çalıyor. 

Hırsızlıktan bıkan mahalle muhtarı Bayram Taş ise, kendince bir yöntem bulmuş ama o da kesin çözüm değil…

Bölge halkı adeta yumağa dönüşen sorunlardan bıkmış vaziyette

Vatandaşlar, mahallede yapılacak projenin bir an önce hayata geçirilmesini ve o zamana kadar güvenlik önlemlerinin artırılmasını istiyor. 

Karanlığa mahkûm edilen Gündüzbey sokaları ne zaman aydınlatılacak bilinmez ancak bizler 21. Yüzyılda aydınlığa kavuşmak için sabahı beklememek gerektiğini biliyoruz.